24 Aralık 2011 Cumartesi

trafik kazalarının nedenleri,nasıl meydana geldikleri ve tekrarlanmaması için alınması gereken önlemler

trafik kazalarının nedenleri,nasıl meydana geldikleri ve tekrarlanmaması için alınması gereken önlemler

TEKRARLANMAMASI İÇİN YAPILMASI GEREKENLER
Meydana gelen trafik kazalarında ölen 1-15 yaş grubundaki çocukların toplam ölümler arasındaki oranı bakımından, ülkemiz ön sıradaki yeriyle “tehlike” işareti vermektedir. Avusturya , Belçika , Danimarka , Finlandiya, Hollanda, İrlanda, İtalya , İspanya , İsveç , Portekiz ve Yunanistan’da meydana gelen trafik kazalarında ölen çocukların toplamı, Türkiye’de karayollarında ölen çocukların toplamına eşittir.

İlköğretim okullarının ilk beş sınıfında verilen trafik eğitimi yetersizdir.İsveç Milli Yol ve Ulaştırma Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Dr. Kenneth ASP çocukların % 50 sinin hayatları boyunca trafik kazası geçireceğini ve bunlardan bazılarının yaralanacağını ve bazılarının da öleceğini ifade etmektedir. Bu korkunç gerçek karşısında gerekli önlem ve tedbirler alınmalıdır.

İstatistiklere göre Türkiye genelinde 2001 yılında şehir içinde 1309 kişi ölmüş, 62 690 de kişi yaralanmıştır. Ölenlerin ikiyüzonüçü 1 - l5 yaş grubu olup, en fazla ölüm ise okulların dağılma saatlerine tekabül eden l4 00 -18 00 saatleri arasında meydana gelmiştir.


Abstract

Every nation intends an excellent generation for their national program targets in the future. Every person in a society wishes to have effective children to their family and society too.

The one of the sixth of the all population study in primary schools and some of them in their early age.

Turkey has a first place in child dead in accidents among the 15 European countries, USA and JAPAN. As a proportion 1-15 years old children in total dead in traffic accidents. Therefore, Turkey immediately has to take action.

Traffic education was inadequate in Turkey’s primary schools all over the world. Head of the Sweden National and Transportation Research Institute, Dr Kenneth ASP says that %50 percent of the Turkish children die or are injured in traffic accidents in the period of a life.

According to the Turkish Police Departments static’s in year 2000, 1542 persons died in urban areas 62276 persons were injured.271 persons in the 1-15 age group and the maximum rate of accidents were between 14:00-18:00 during the school closing hours. Drivers has to be careful during these hours while passing near the schools.

1- Giriş

Her milletin amacı ulusal kalkınma hedefleri doğrultusunda geleceğe iyi nesiller yetiştirmek, her anne babanın arzusu da ailesine, çevresine ve topluma faydalı çocuklara sahip olmaktır.
Okul Öncesi ve İlköğretim okullarında, ülkemiz nüfusunun yaklaşık altıda birini oluşturan 10 milyon 600 bin çocuğumuz okumaktadır.

Türkiye, trafik kazalarında ölen çocuklar sıralamasında 1996 yılı istatistiklerine göre; ABD, Japonya ve 15 Avrupa ülkesi arasında birinci sıradadır. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 18 ülkede meydana gelen trafik kazalarında ölen 1-15 yaş grubundaki çocukların toplam yaralanan ve ölenler arasındaki oranı bakımından, ülkemiz ön sıradaki yeriyle “tehlike” işareti vermektedir (Tablo 1-2).

Trafikte, yaşamla ölüm arası bir karış olup ölüm bir saniyede vuku bulmaktadır. İlköğretimde trafik eğitimi yetersizdir. l-15 yaş grubundaki geleceğimizin teminatı sevgili yavrularımızın büyük bir kısmı trafik canavarının tehdidi altındadır. İsveç Milli Yol ve Ulaştırma Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Dr. Kenneth ASP çocukların % 50 sinin hayatları boyunca trafik kazası geçireceğini ve bunlardan bazılarının yaralanacağını ve bazılarının da öleceğini ifade etmektedir. Bu korkunç gerçek karşısında gerekli önlem ve tedbirler alınmalıdır. Gündüz kandilini hazırlamayan gece karanlığına razı demektir. Trafik canavarına bu şekilde çocukları kurban veren ikinci bir batılı ülke yoktur. Avrupa Birliği’ne aday olan ülkemiz bu konuda ciddi önlemler almalıdır.

İlköğretim okullarının ilk beş sınıfında haftada birer saat olmak üzere dönüşümlü olarak “Çevre, Sağlık, Trafik ve Okuma” dersleri okutulmaktadır. 36 haftalık bir öğretim yılında her ders 9 saat olmak üzere, ilk beş yıllık eğitim sürecinde gezi, gözlem ve uygulamalar dahil 45 saat trafik dersi görülmektedir. Trafik Eğitimi Dersi 6. ve 8. sınıflarda okutulmaktadır. Bu trafik eğitimi yetersizdir.

Tüm ana-babaların en değerli hazinesi çocuklarımızın trafik eğitimiyle ilgilenmemiz onların yaşamını ve ailelerin mutluluğunu sağlayacaktır.

Türkiye’de bir yılda meydana gelen trafik kazalarında ölen çocukların sayısı ,rakamlar değerlendirildiğinde 1996 yılında, 11 batılı ülkenin genel toplamına yakındır. Avusturya , Belçika , Danimarka , Finlandiya, Hollanda, İrlanda, İtalya , İspanya , İsveç , Portekiz ve Yunanistan’da meydana gelen trafik kazalarında ölen çocukların toplamı, Türkiye’de karayollarında ölen çocukların toplamına eşittir (Tablo2).

Emniyet Genel Müdürlüğü trafik istatistiklerine göre Türkiye genelinde 2001 yılında şehir içinde 1309 kişi ölmüş, 62 690 de kişi yaralanmıştır. Ölenlerin ikiyüzonüçü 1 - l5 yaş grubu olup, en fazla ölüm ise okulların dağılma saatlerine tekabül eden l4 00 -18 00 saatleri arasında meydana gelmiştir. Bu bakımdan sürücülerin okul döneminde daha fazla dikkatli olmaları gerekir.

Kaza, bir çok etkenin birbirine tesiri neticesinde meydana gelir. Yani kaza, karışık olgudur. Kazaların ne zaman, nerede ve nasıl olacakları bilinmedikçe önlenmeleri mümkün değildir.

Çocuk trafik kazalarına sebebolan etkenler : (Deschamps ,1981)

a- Çocuğun trafik içindeki hal ve hareketi,

b- Fiziki çevre (otolar, yol, hava, çalışma günü vs.)

c- Çocuğun ilişkide bulunduğu insanlar (ebeveynler, öğretmenler, sürücüler, yayalar vs.)


Çocuk Trafik Kazalarında Yer ve Zaman Faktörü

Çocuk kazalarında mevsimlere ve günün belli saatlerine göre artış ve azalış olur. İstatistiklere bakıldığında, en yoğun ilkbahar ve yaz tatilinde vukuu bulduğu gözlenir.

Örneğin İsveç'te en çok Mayıs ve Eylül aylarında görülür. Gündüz çocuklarla ilgili trafik kazalarının en fazla olduğu dönem öğleden sonradır. Ülkelerin öğleden sonrası okul saatleri değişiktir. Bu okul saatlerine göre, ülkelerdeki çocuk trafik kazaları artar. Örneğin Kharkov/SSCB'de 12:00 -16:00 arası Uppsala/İsveç'te 14:00-17:00 arası (Report on a WHO ,1996), Türkiye'de ise 14:00-18:00 arasındadır (EGM,2000).

Çocuk kazalarının yoğun olduğu saatlerden birisi de çocukların ebeveynlerini işten dönsünler diye bekledikleri zamandır. Çünkü, bu dönemde çocuklar yeterli derecede gözetim altında bulundurulmazlar. Çocuk sinirli ve aşırı yorgun olduğu zaman zihni dalgın olur ve bu durumu da kaza riskini artırır.

Çocukların okula gitme ve okuldan dönme zamanlarında kaza sayısında artış vardır. Örneğin Danimarka'da çocuk trafik kazalarının %10'u çocukların okula gitme ve okuldan dönme zamanlarında vukuu bulur.

Endüstrileşmiş yerleşim merkezlerinde, diğer yaş gruplarında olduğu gibi çocuk trafik kazaları sayısı, kırsal bölgedekilerine oranla daha çok ölümle neticelen kazaların sayısı tam tersine kırsal bölgelerde daha fazladır. Örneğin 2000 yılında meydana gelen tüm yaş gruplarına ait ölümlü trafik kazaları sonucuna bakacak olursak,


Ülke Şehir içinde Şehir dışında

ölenlerin toplamı ölenlerin toplamı

Almanya 922 6.581

Belçika 825 1.078

İsveç 268 533

Türkiye 1.542 2.399


şehir dışında ölenlerin fazla olduğunu görürüz.( Nations Unies ,2001)

Çocuk Trafik Kazalarında Çocukluk Olgusunun Etkisi :

Çocuklar trafik kazası tehlikelerine karşı, fizik ve ruh yapılarına özelliği itibari ile reşitlere oranla daha az duyarlıdırlar. Çocuk, yetişkin bir kimseye oranla fiziksel olarak küçüktür. Başka bir deyişle, bir çok organları normal bir reşidinkine oranla daha az verimlidir. Örneğin, trafiğin seyrini büyük birisine oranla daha az görür. Aynı şekilde sesin geldiği yeri tespit etmede ve trafik işaretlerinin anlamlarını bilmede güçlük çekebilirler. Hatalı şekilde şoförün yaya geçidine tecavüzü halinde araçtan uzaklaşmak için koşma hız ve zamanı normal reşit birisine oranla daha zayıftır. Çocuk zihinsel faaliyetlerinin çoğunu oyunlarına vakfeder.

Büyükler, genel olarak çocuk kazalarını yaygın özelliklerini tanıma ve açıklamada yeterli bilgiye sahip değildirler. Örneğin, 6-9 yaş grubu çocukların kazalara karışma nedenlerinden birisi de, yol ve kavşaklardan karşıdan karşıya geçerlerken görüş alanlarının düşük olmasıdır.

Erkek çocukların kaza konusu olmaları, kızlara oranla daha yüksektir. Erkek olma olgusu, cesaret kaynaklarından birisidir. Tehlikeye atılmada, erkek çocuk kıza oranla daha fazla kendisini tehlikeye atar. Çocuğun sosyoekonomik şartları da kazaya uğrama ihtimalinde etken olur. Sosyoekonomik şartları düşük olan çevrede yetişen çocuklar, daha çok kaza konusu olurlar. Bu kaza fazlalığı çevre koşullarını güçlüğü, ebeveynlerin gözetim etkinliğinin azlığı gibi sebeplere dayanır.

Bisiklette, çocukların trafik kazalarına karışmasında önemli rol oynar. Yapılan araştırmalara göre, İsveç'te 0-10 yaş arasında olan çocukların oluşturduğu bir örnek grubunda trafik kazalarına karışma şekli incelendiğinde bu kazaların 1/3'ünün bisiklete binen çocuklardan kaynaklandığı gözlenmiştir. Çocuk yayaların karıştığı trafik kazalarının en fazla konusu 7 ve 8 yaşına gelmiş çocuklar oluşturmaktadır. Yani, yaya olarak en fazla 7 ve 8 yaşındaki çocuklar kazaya karışmaktadır.

Son yıllarda iki tekerlekli araç (bisiklet, mobilet ve motosiklet) kazaları dünya genelinde büyük bir artış göstermektedir. Bazı ülkelerde ölümle neticelen trafik kazalarının 1/3'ten fazlası iki tekerlekli araç kullananlardır ve bisiklet ve mobilet kullananlar bu oranda ağırlık teşkil ederler.( Report on a WHO ,1996).Ölen bisiklet sürücülerinin %30-50 arası 20 yaşından aşağıda, %20-30 arası 10-14 yaşındadır. Motosiklet kazaları neticesinde ölen şoför ve yolcuların çoğunluğunu (% 50-70'ini) 15ve 25 yaşları arasında olan gençler oluşturmaktadır. Çocuğun güvenli olarak bisiklete binebilmesi,sürücülükte belli bir tecrübe ve hüner sahibi olmasına bağlıdır. İngiltere’de yapılan bir araştırmada, bisiklet sürerken yaralanan çocukların % 20'sinin bisiklet sürmeye ait tecrübelerinin 1 aydan az olduğu anlaşılmıştır.

Çocuk Trafik Kazalarında Çocukların Çevresinde Bulunan İnsanların Etkisi :

Çocuğun sosyal çevresinde akla gelebilecek ilk kişiler, ebeveynlerdir. Ebeveynler her yönüyle olduğu gibi, hiç kuşkusuz, trafik kazalarından korunmaları içinde önemlidir. Ebeveynleri tarafından kaza oluşumuna neden olan olgular hususunda bilgi ve duyarlılığı arttırılan ve etkili bir şekilde izlenen çocuklar kazalarla yüz yüze daha az gelirler. Yapılan araştırmalar, annelerin kaza risklerine karşı duyarlılık hususunda çocuklarının hünerinin olduğundan fazla olduğuna inanırlar. Yani, gereğinden fazla iyimserdirler. Örneğin, İngiltere'de yapılan bir ankette, 5 yaşındaki çocuk annelerinin % 50'si, 3 yaşındaki çocuk annelerinin % 19'u, 2 yaşındaki çocuk annelerinin % 13'ü çocuklarının yoğun trafik bulunan bir caddeden karşı karşıya problemsiz olarak geçeceklerine inandıkları tespit edilmiştir.( Report on a WHO, 1996)

Çocukların Trafik Kazalarına Karışmalarında Çevre İmarının Etkisi :

Yaşanılan beldenin, çocuk ihtiyaçlarına göre imar edilmesi, çocuk trafik kazalarının az olmasına neden olur. Genellikle, çocuk trafik kazaları çocuk hünerleri ile çevre şartlarının kendisinden beklediği şeyler arasındaki dengesizlik sonucudur. Yol planlaması (yolun cinsi, kavşaklar, yaya geçitleri, trafik ışıkları vs.), trafik özellikleri (yoğunluk, hız, yoldan geçen çocuk sayısı vs.), ikamet çevresi (eski ve yeni bölge, şehir veya kırsal alan, otoparklar, oyun sahaları, okulların yeri, dükkanlar vs.) çocuğun trafik kazalarına karışıp karışmamasında etken olur. Çocukların oyun alanı ile otopark yan yana ise, kaza riskine sahip olunur.

0-14 YAŞ GRUBU ÇOCUK TRAFİK KAZALARININ ÖNLENMESİ AMACIYLA BAZI AVRUPA ÜLKELERİNDE YAPILAN BAŞLICA FAALİYETLER :

Çocuk trafik kazalarının üstesinden gelinmesinin zor olduğuna inananlar azımsanmayacak kadar fazladır. Kaza mağduru çocukların ve kaza neticesinde ortaya çıkan maddi hasarın önemini topluma kavratmak çok önemlidir. Aynı şekilde, çocuk trafik kazalarının önlenebileceğine toplumu da inandırmak çok önemlidir.

Kazaları önlemek için herhangi bir tedbiri almadan önce, o tedbirin gerekliliğini topluma inandırmak gerekir. Bu da ülke çapında ilgili kurumların halka inerek alınacak tedbirin hangi olumlu sonucu vereceğini açık ve yeterli şekilde izah etmeleri gerekir. Örneğin, trafik kazalarının maddi ve manevi hasarını azaltmak için tedbir alınması bir hafta içinde halledilebilecek bir şey değildir. Bu nevi uygulamalar olumlu netice vermez .İsveç'te emniyet kemerini kullanma zorunluluğuna 1975'te. başlanmıştır. Tedbire uyma zorunluluğu kanunla müeyyide altına alınmadan önce, İsveç'te emniyet kemerinin zorunluluğu hakkında eğitici mahalli ve bölgesel kampanyalar yapılmıştır. Halka-şoförlere-sağlık kuruluşları ve yol güvenliği eğitimini verenler bu kampanyalarda etkin rol oynamışlardır. Şoförler emniyet kemerlerinin faydası hakkında olumlu anlayışa ulaştıkları zaman, kemerlerin takılması zorunlu hale getirilmiştir. Neticede, emniyet kemerlerinin kullanımı, İsveç'te vukuu bulan trafik kazaları neticesinde ağır ve hafif yaralanmaları yaklaşık olarak % 50 azaltmıştır. ( Report on a WHO ,1996)

Kaza önlenmesinde karşıya çıkan önemli problemlerin birisi, değişik düzeydeki yetkililerin bu alanda uygun karar alamamaları ve bir diğere de kararların uygulatılmasında çekilen güçlüktür. Kazaları önlemek için mevcut çözüm yolları uygulanırken uygun tedbirlerin neler olabileceği hakkında araştırmalara devam edilmesi gerekir. Sorunun önemini kavrayan topluma, gerekli tedbiri uygulama yolu da bulundurulmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Lütfen Adınızı Ve Soyadınızı Yazınız..